‘Senden Hiçbir Şey Olmaz’ Diyenlere İnat Bi’ Gecede Değişir Bütün İşler: Jim Carrey

Ona bakınca sanki hayatı boyunca gam keder yaşamamış, içini bir gün bile karartmamış aşırı iyimser bir insan görüyorsunuz değil mi? Oysa içi gülen gözleri ile hayata tatlı tatlı meydan okuyan Jim Carrey’nin hikayesi görünenin aksine dikenli yollardan ve umutsuz yalnızlıklardan doğmuş. Bakalım adını çoktan gelmiş geçmiş en iyi komedyenler arasına yazdıran bu yetenekli aktörün hayatını değiştiren o gece neymiş? Ve o gece neler olmuş?

‘Neden mizah?’

Hani Cem Yılmaz’ın tek kişilik gösterisinde dalgasını geçtiği şu meşhur ‘Neden mizah?’ sorusunu Jim Carrey’i yöneltsek cevabından kalın bir roman çıkabilir. Çünkü kendine has tarzı ile mizahta ekol yaratan Carrey’nin bu yolu seçmesi aslında yalnız ve ötekileştirilmiş bir çocuk olarak büyümesindendir. 1962 yılında Kanada’nın Ontario kentinde yoksul bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Jim Carrey için tek mücadele yoksulluk değildir. Çünkü James Eugene adıyla dünyaya gelen bu sevimli çocuk hep gülümsese de aslında bu küçük oğlan çocuğunun içinde cüssesine sığmayan fırtınalar kopar. Disleksi ismi verilen bir tür okuma ve öğrenme güçlüğü çektiği için okul yıllarında devamlı dışlanan ve zorbalığa uğrayan James Eugene, o yıllarda ne yazık ki her çocuğun ihtiyaç duyduğu oyunlardan ve arkadaşlardan mahrumdur.

Bir yandan disleksi ile mücadele eden ve okulda başarılı olmak için diğer çocukların gösterdiği eforun neredeyse 5 katını göstermesi gereken James Eugene için bir diğer mücadele de kapıdadır. Zaten çok huzurlu olmayan ailesi çalıştığı çiftlik evindeki işini kaybedince Carrey ailesi için eski püskü bir karavanda yaşama günleri de başlar. O yıllarda hem yoksulluğundan hem de disleksisinden çok utanan James Eugene için bu üzücü gerçeklerden kaçmanın tek bir yolu vardır: O da aynanın karşısına geçip değişik mimikler ve espriler bulmak!

Deneme birkiüç!

Zaten yalnız bir çocuk olduğu için zamanla kendiyle baş başa kalmaktan zevk almaya başlayan James Eugene için bu yalnız zamanlar artık kendini geliştirme fırsatına dönüşür. Seyrettiği filmlerdeki komedyenlerin her hareketini pür dikkat seyreden ve sokakta gördüğü her insanı taklit etmek için yanıp tutuşan James Eugene için o yıllarda sahne aynanın karşısıdır. Ancak beklendiği üzere karavandaki minik aynası bir süre sonra James Eugene’e yeterli gelmez ve tüm cesaretini toplayarak henüz 10 yaşındayken ABD’li TV yıldızı Carol Burnett’e kendisini tv show’una çıkarması için bir mektup yazar. Bir bakıma bu James Eugene Carrey’nin mizahını dünyala paylaşıp Jim Carrey olma yolundaki ilk denemesidir. Ancak bu minnoş deneme elbette o zaman için işe yaramaz. (Karmanın çalışıp bu hayali 45 sene sonra gerçekleştirmesine ne demeli peki?)

Ancak bu cevap alınamayan mektup taze Jim Carrey’mizin umudunu kırmaz ve aradan sadece 4-5 yıl geçtikten sonra genç Jim, Toronto’da bulunan bir komedi kulübünde ilk kez stand up show yaparak mekanda sahneye çıkan en genç komedyen unvanını alıverir! Ancak ailesi tarafından inanılmaz şekilde desteklenen (ve tabi ki alkışlanan) genç komedyen henüz ilk gösterisinde başarısız bulunup topa tutulur. Bu olay aynı zamanda Jim’in ‘tamam mı devam mı?’ kararını vermesine de yol açar. Bu kötü performansın ardından ödemeyi bira ile aldığı open stage gecelerine kadar düşen Jim pes etmeyecektir. Ve bu kararının mükafatını da mekanda Amerika’nın ünlü komedyenlerinden Rodney Dangerfield’ın dikkatını çekerek alır. Bu tanışmanın ardından Jim Carrey için artık Kanada’ya veda edip Hollywood’un acımasız sularına atlama zamanı gelmiştir. 1983 yılında ilk defa Introducing…Janet isimli bir televizyon dizisinde boy gösterse de şöhret Jim’e altın tepsilerde gelmez. Çünkü bu tv dizisi ile ilk kez yüksek gişeli bir işte yani Ace Ventura: Pet Detective’de oynamasının arasında neredeyse 10 yıl vardır!

Sonsuz zihnin lekesiz ışığı…

Hepimizin de yakında izlediği üzere yıllar yılları kovalar ve herkesin sevgilisi Jim Carrey ardı sıra Salak ile Avanak, Maske, Yalancı Yalancı gibi bir sürü gişe yıldızı filmde oynar. Grinç ve Aman Tanrım! Gibi iki ses getiren komediden sonra bir süre ortadan kaybolan komedyen 2004 yılında Eternal Sunshine Of The Spotless Mind ile karşımıza dört başı mamur nefis bir ‘aktör’ olarak çıkar. Bu enfes filmden sonra aralarda yine komik karakterlerle beyaz perdede başvursa da Jim Carrey 30 yıllık kariyerinde artık yeni ve başka şeyler denemek ister.

Kendisini beyaz perdede görmeyi feci şekilde özlesek de Jim Carrey şu sıralar hayallerini gerçekleştirip insanların kahkahalarını ve sevgisini kazanmayı başarmış bir adamın rahatlığı ile Twitter üzerinden Donald Trump’a giydirmekle meşgul J

Seni seviyoruz Joel Barish!

Türkçe