Partiye İkna Olmamış Arkadaşlarınızın Popolarına Vurun / 7

Yiğitcan Erdoğan, Pub Story blog için yazdı.

Bir gün çok sevdiğim iki arkadaşım beni ziyarete geldiler.

Bilgisi olmayanlar muhakkak vardır, hikayemizin salahiyeti bakımından gerekli bilgileri vermem icap eder: Bu iki arkadaşım birbirleriyle sevgililer. Aslında tam olarak beni ziyarete gelmediler, benim yaşadığım şehir baş başa çıkacakları bir yaz tatili için gidecekleri istikamet için yolun üstündeydi. Sağ olsunlar, gelip benle vakit geçirmek için seyahat planlarında iki gün boşluk bıraktılar. Ben de onlara hissettiğim manevi borcu geri ödeyebilmek için onları partiye götürdüm.

Şimdi, parti insanı var. Parti hayvanı var. Partilerden hiç anlamayan var. Önüne konulursa yiyecek olan var. Partilerden ve gidenlerden tiksinenler var. Bu dünyada milyarlarca insan var ve kümelemekle birlikte, hepsinin partilere dair kendi fikir ve inanışları var. Bu çok normal.

Bu kadar çok insanın hayatını devamlı birbirinden tecritte geçirmesi mümkün değil. Dolayısıyla herhangi bir meseleyle ilgili birbirinden farklı istasyonlarda duran insanlar karşılaştığında ortak bir ikna gerekir. İki tarafın birbirine yaklaşması icap eder. Çok basit değil mi? Taviz, yaklaşma, paylaşma, ikna. Medeniyetimiz bunlar üzerine kuruldu. Gerçekten köprülerimizi ve barajlarımızı bu kabiliyetlerimiz sayesinde yaratabildik. O yüzden partilerimizde de bunu kullanmamamız için hiçbir sebep yok.

Sorun metod. Bugün size partiler konusunda arada kalmış bir arkadaşınızı eğlenmeye ikna etmek için en garanti metodu anlatmak için geldim.

Popolarına vurmak.

Şimdi öncelikle, popo derken mabadımızın üzerine oturduğumuz kısmından söz etmiyorum. Daha doğrusu, ediyor olabilirim, çünkü nasıl oturduğunuzu bilmiyorum. Belki yana doğru kırk beş derecelik bir açıyla yatıyorsunuzdur. Eğer böyleyse evet, üzerinzie oturduğunuz kısmından söz ediyor olabilirim. Arka kısımla ilgili bir beyanım yok sadece. Benim derdim insanların kalçalarının yan tarafıyla. Buraya vurmanız gerekiyor.

Peki neyle? Kesinlikle elinizi kullanmayın. Çünkü ayıp, manyak mısınız? Tabi önceden bu konuyla ilgili belirgin bir izin paylaşımı yapılmışsa, buyurun; neden olmasın, yargılamak bize düşmez. Ama net bir konuşma yaşanmadıysa kimsenin poposunun yanına elinizle vuramazsınız. Sopa da kullanmanızı tavsiye etmem. Acıtır ve gerek yok çünkü. Yine, herkes rıza gösterdiyse bu da sadece vuran ve vurulanı ilgilendirir; ama o zaman da parti bağlamından çıkıp başka bir diyara ışınlanıyoruz; o yüzden yazımıza devam edelim. Hayır, bir parti iknası için en güzel yöntem, yan popoya yan popoyla vurmaktır.

Bu bir davettir. Bir eğlence ve dans davetidir. Çünkü insan vücudu dans etmeye çoğunlukla belden aşağıda başlar. Bacaklar, ayaklar ve popolar ritme ilk yenik düşen vücut kısımlarıdır ve müzik coştukça bu bölgelerde bir kinetik eğlence toplanır. Tam o an kafanızı çevirip, sizin kadar o partiye ikna olmamış bir arkadaşınızı bulursanız, aranızda da bunu yapabilecek samimiyet bulunuyorsa, kinetik eğlencenizi yan poponuzla yan popolarına vurarak onlara aktarabilirsiniz.

Bakın, yemin ediyorum ki bu çalışıyor. Çalışmadığını görmedim. Not düşeyim, uzun süredir tanıdığım arkadaşlarım haricinde kimseyle popo tokuşturmadım; o yüzden kimseye en az üç dört yıldır randımanlı tanımadıklara kişilere yapmalarını önermiyorum. Ama o gün poposuna popomun yanıyla eğlenceli ve ritmik bir şekilde çarptığım arkadaşım benim dostlarımdan biriydi. Bendeki kinetik eğlence bu popolararası bağlantıyla ona aktarıldı. Benden aldığı sevinçle o da kendi sevgilisine keyif attı. Çok kalmadan hep beraber sahnede sicim gibi terleyen müzisyenin hepimize bahşettiği harika melodilerle dans ediyorduk.

O geceden beri benim değişmez kaidemdir. Birini bir partiye ikna etmem icap ediyorsa, popolarımızı çarpıştırmaya gayret ederim. Sizin de dostlarınız için bunu yapmanızı öneririm.

Gelin, bir başka yazımızda bilahare görüşelim.

Türkçe