Bazı tanışmalar çok özel #17: Justin Timberlake & Jessica Biel

İnsan bazı çiftlere bakarken gerçekten gözlerinden kalpler fışkıracak gibi oluyor! Deyim yerindeyse birbirlerinin gözünün bebeğine bakan; her fırsatta birbirlerini onore eden ve daima güçlerini birleştiren bu çiftler insanı arada bir kıskançlıktan çatlatsa da aşka olan inancımızı tazelemeyi de şahane şekilde başarıyorlar.

Bu haftaki tanışma hikayemiz işte bu “düşman çatlatan” çiftlerden Justin Timberlake ve biricik eşi Jessica Biel’e ait. İlişkilerinde 11 yılı deviren ve “yenilmez bir takım” olduklarını her fırsatta ilan eden bu rüya çift bakalım bu günlere nasıl gelmiş?

Bu adamda şeytan tüyü var!

Bir yerden Justin Timberlake’den konu açılınca hepimizin aklından bu lafı söylemek geçiyor değil mi? Çünkü kim ne derse desin bu adamda kimselerde olmayan başka bir şey var! 20 yıldır sürdürdüğü solo kariyerini her yıl daha da ileriye taşıyan bu yetenekli adamda yok yok! Justin Timberlake hem şarkı yazıyor, hem şarkı söylüyor, hem efsane dans ediyor hem de oyunculuk işini gayet iyi kotarıyor. Hal böyle olunca da kendisi son dönemin en ikonik sahne yıldızları arasında anılmasının yanında bazı çevrelerce Michael Jackson’ın veliahtı olarak bile gösteriliyor.

Ama her nedense, yaptığı her işin hakkını veren biricik JT’imizin aşk hayatı kariyeri kadar istikrarlı olamıyordu. Dönemin Aleyna Tilki’si(!) Britney Spears’la olaylı bir aşk yaşayıp ayrıldıktan sonra hiçbir ilişkisinde dikiş tutturamayan Justin Timberlake’in hayatından kimler geçmemişti ki? Cameron Diaz, Mila Kunis, Scarlett Johansson ve Olivia Wilde bir dönem mütemadiyen Hollywood simalarına meyleden JT’in hayatına giren isimlerden sadece birkaçıydı.

Ortak arkadaşların gücü adına!

Fırtınalı aşk hayatının ve artık resmen bir dünya starı olmanın yükünü taşıyan Justin Timberlake’in,  hayatının aşkı ve “diğer yarım” dediği kadını bulması tamamen rastlantılar sonucu gerçekleşmişti. 2007 yılında hiç istemeden gittiği Golden Globe ödül gecesinde sıkıntıdan patlarken yakın arkadaşı Beverley Mitchell ile karşılamış ve onunla sohbete dalmıştı. Ve tabii ki ağ örmeden duramayan kader yine seri şekilde çalışıyordu ve Mitchell ile yıllarca aynı dizide (80’lerde doğanların bayıla bayıla izlediği 7th Heaven’ı hatırlayan kaç kişiyiz?) rol alan arkadaşı Jessica Biel bir anda bu sohbetin üçüncüsü oluvermişti! O anda ikili arasında ortaya çıkan elektriği fark etmemek imkansızdı. Hatta çiftin tanışmasına vesile olan ortak arkadaşları Beverley Mitchell daha sonrasında “Karşılaştıkları ilk anda flört etmeye başladılar. Gözümün önünde bir aşk doğuyordu ve inanılmaz tatlı görünüyorlardı!” sözleriyle olayın ne denli büyük bir yıldırım aşkı olduğunu cümle aleme ilan etmişti.

Sızlanarak geldiği Golden Globe gecesinde, hiç aklında yokken kör kütük aşık olan Justin Timberlake o geceden sonra kara kara ne yapacağını düşünmeye başlamıştı. Çünkü ne kadar büyük bir dünya starı olursa olsun, aşık olunca insana çöken o malum şapşallaşma durumu JT’e de vurmuştu! Telefon numarasını bile almayı akıl edemediği Jessica Biel’a ulaşmak için ortak arkadaşları Beverley’i arayan Timberlake, artık nasıl bir utangaçlık içine girdiyse buluşmayı bile arkadaşı Beverley’i ayarlatmıştı! Resmen Justin’le Jessica’nın yuvalarını kuran minnoşlar minnoşu insan Beverley Mitchell o günden beri ikilinin mutluluklarının en büyük tanığı olmuştu.

Mutluluğa giden yollar her zaman parke taşlarıyla kaplı olmuyor!

Justin ile Jessica şu an gerçek olamayacak kadar şahane bir ilişkiye sahip olabilirler. Ancak ilişkiler söz konusu olunca mutluluk genelde kolay ulaşılan bir şey olmuyor. Her ilişkide olduğu gibi Justin ile Jessica’nın hikayesinde de aynı kural geçerliydi. Çift henüz aşklarının tadına varamamışken Justin’in çıktığı aylar süren dünya turnesi ikilinin ilk dakikadan hasret çekmesine sebep olmuştu. Aylarca ergenler gibi uzun telefon konuşmaları yaptıklarını söyleyen Jessica Biel için çok zor geçen bu 6 ay, aynı zamanda ilişkilerinin güven testinden başarıyla geçtiğinin de kanıtıydı.

Tanışmalarının üzerinden bir yıl geçtikten sonra, 2008 yılında ilişkilerini basına açıklayan çift 3 sene boyunca herkesi kendilerine hayran bıraksa da perde arkasında işler o kadar da iyi gitmiyordu. Çünkü çift düştükleri anlaşmazlıklar ve Justin hakkında çıkan dedikodular yüzünden 2011 yılında ilişkilerini bitirip arkadaş kalmaya karar verdiklerini açıklamışlardı. Bu süreçte kelimenin tam manasıyla derbeder olan ikili “severek ayrılalım / aşka hasret kalalım” şarkısında olduğu gibi bu ayrılığa sadece 3 ay dayanabilmişti!

Tozpembe günlerin başlangıcı

Jessica ile ayrı kaldıkları 3 ay boyunca depresyondan depresyona koşan Justin Timberlake için artık yapılacak tek şey vardı. O da artık kaybetme lüksü olmadığını çok iyi bildiği kadınına evlenme teklif etmekti. 2011 yılında sevdiği kadına doğanın kucağındaki Montana’da evlenme teklif eden Justin Timberlake’in aldığı yanıt ise tabii ki kocaman bir evet olmuştu! Çünkü Justin Timberlake’i görene kadar evlilik ve annelik fikrine bin ışık yılı uzak olan Jessica Biel artık resmen evinin kadını çocuklarının anası olmak istiyordu!

Çift 2012’nin Ekim ayında İtalya’nın muhteşem kenti Puglia’da 100 davetlinin huzurunda evlenirken, Jessica Biel’in üzerinde beyaz değil tozpembe bir gelinlik vardı ve kuralları yıkan bu gelinlik seçimi sanki çiftin ne kadar renkli bir hayatları olacağının sinyallerini veriyordu.

En yakın arkadaşa aşık olmak = Mutluluk garantisi

En yakın arkadaşınıza aşık olma durumu her zaman biraz riskli olsa da, aşık olduğunuz insanla en yakın arkadaş olmak kesinlikle mutluluğun garantisidir. İşte 11 seneyi deviren ve 3 yaşındaki oğulları Silas ile taçlanan ilişkilerinde, Justin Timberlake ve Jessica Biel çiftinin yaptıkları şey tam olarak bu!

Herkesin kalbini eriten sosyal medya paylaşımlarında “Kocişkomla / karıcımla tatil keyfi” üslubundan çok uzak şekilde daima birbirlerinin arkasında durduklarını gösteren ve birlikte deliler gibi eğlenen çift, tutkulu bir aşkı güzel bir aileye dönüştürme konusunda adeta ders veriyorlar.